5 Mart 2009 Perşembe

yusuf hayaloğlu anısına...


Yusuf Hayaloğlu - Hangi Ayrılık -

Hangi sevgili var ki, senin kadar duyarsız ve kalpsiz
Ve hangi sevgili var ki, benim kadar çaresiz
Hangi ayrılık var ki, böyle kanasın ve böyle acısın
Ve hangi taş yürek var ki, benim kadar ağlasın
Hangi gün karar verdin, küt diye çekip gitmeye
Hangi lafım dokundu sana, böyle inceden inceye
Hangi otobüs söyle, hangi uçak, hangi tren
Seni benden götüren, beni bir kuş gibi öttüren. ..
Hangi kırılası eller dolanır, kırılası beline

Hangi rüzgar şarkı söyler, o ay tanrıçası teninde?
Hangi çirkin gerçek uğruna, tükettin güzel ütopyamızı?
Hangi boşboğazlara deşifre ettin, en mahrem sırlarımızı?
Hangi cama kafa atsam?Hangi kapıyı omuzlayıp kırsam?
Hangi meyhanede dellenip, hangi masaları dağıtsam?

Bende bu sersem başımı, karakolun duvarına vursam.
Kendimi caddeye atıp, arabaların altına savursam.
Hangi tercih beni en hızlı şekilde öldürür?
Hangi şekil öldürmez de, ömür boyu süründürür?
Kayıp ilanı mı versem, şehir şehir dolanmak yerine?
Ödül mü koysam, ölü veya diri seni bulup getirene?
Hangi ayrılık var ki, böyle diş ağrısı gibi durmadanzonklasın?
Hangi cam kesiği var ki, böyle musluk gibi içime damlasın?
Hiç sanmam
Hasta kalbim bunu bir süre daha kaldıramaz
Feriştah olsa, böyle eli kolu bağlı bekleyip duramaz.
Hangi mübarek dua
Hangi evliya tesir eder, seni döndürmeye
Hangi aptal mazeret ikna eder, ateşimi söndürmeye
Olur mu be Olur mu
Bu da benim gibi adama yapılır mı?
Aşk dediğin mendil mi
Buruşturup bir kenara atılır mı
Vefa bu kadar basit mi Alınır mı Satılır mı

Hangi hırsız çaldı, seni yırtık cebimden
Hangi pense kopardı bizi birbirimizden
Hangi uğursuz hamal taşıdı valizini
Hangi çöpçü süpürdü yerden bütün izini
Hangi yaldızlı otel çarşaf serip barındırdı
Hangi süslü manzara seni kolayca kandırdı
Hangi şarlatan imaj böyle çabuk ilgini çekti
Hangi pembe vaadler o saf kalbini cezbetti

Dağ gibi adamı eze eze
Hangi anası tipli parlak çömeze
Hangi alemlerde kahkahanı ettin meze
Hangi yamyamlara yedirdin o masum rüyamızı
Hangi mahluklar çiğnedi el değmemiş sevdamızı
Hangi bıçak keser şimdi benim biriken hıncımı
Hangi mermi dağıtır insanlara olan inancımı
Hangi bekçi, hangi polis artık zapteder beni
Ve Hangi su bağışlatır
Hangi musalla temizler seni

Bu Nasıl Ayrılık ….

ruhun şad olsun...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder


DiYaR-ı DeVa

Backgrounds From FreeGlitters.Com